Bağımlılık insanın kendini kontrol edemediği, kontrolü altında kaldığı ve kopamadığı bir durumdur.
Toplumda bağımlılık denildiğinde, kumar, sigara, içki, alkol, uyuşturucu olarak biliniyor. Biz bunlara kısaca Madde Bağımlılığı olarak kabul ediyoruz.
Fakat günümüzde Bağımlılık çok çeşitli sahalarda kendini gösteriyor, ama bunları fark edemiyoruz..
Bunlar TV, şans oyunları, ilaç, alışveriş, vs. bağımlılık olarak görülüyor
Fakat günümüzde İnternet bağımlılığı üst seviyelere kadar ulaşıp, artık bir hastalık olarak kabul edilmiştir.
İnternet bağımlılıgı diğer bağımlılıklara göre masum görünen bir bağımlılık.Bununda sebebi Maddeye olan bağımlılıkta maddi imkanlar gerektiriyor, oysa İnternet her evde var olması veya her yerden ulaşıldığı için bağımlılık olarak toplumda pek görülmüyor.
Madde bağımlılıgı maddi imkan gerektirdiği için imkan olmadığı takdirde hırsızlık ve buna benzer kötülüklere yol açabiliyor.
“İçki Kötülüklerin Anasıdır” sözünde bildiğimiz gibi, bağımlılığın Sağlık boyutunda, Maddi ve Manevi boyutta çok zarar verdiğini görüyoruz (Trafik kazaları, aile faciaları, boşanmalar, cinayetler, gasp vs.)
Buna rağmen maalesef kullanılmaya devam ediliyor..
Burada İnternet bağımılılığını birazcık açalım.
Internetin elbette faydalı tarafları olmakla beraber zararlarıda olan bir teknoloji.
Aradığın bilgilere çabuk ulaşmak alış verişden tutun banka havalesinden, kamera kontrolünden derken her iş için İnternete gerek duyuluyor ve hayatın olmazsa olmazı haline geldi, fakat bunun yanındada insanların hayatını alt üst eden bir teknoloji.
Bu teknolojinin zararlarına yine teknolojik ifade ile başlayalım.
Örneğin bilgisayarınızı virüslere karşı koruma altına alınmadığı takdirde virüs bulaştığında bilgisayarı allak bullak oluyor, hatta bilgisayara zarar verip kullanılmaz hale getiriyor. Ne yapıyoruz, hemen uzman birine baş vurup çareler arıyoruz.
Fakat internetten bulaşacak bir virüse karşı insanlar tedbir almıyor. Aileler çocukların her sayfaya girememesi ve güvenilir olması (Güvenli İnternet Paketi olmasını yeterli zannediyorlar), bu işin başka bir boyutu.
Benim anlatmak istediğim konu: Bir insanın 8 saatten tutunda 14 – 15 saat bilgisayar başında oturması , İnternette. Sosyal medya platformlarında kalanlar olduğunu, hatta internet başında uykuyu unutanların olduğunu, anketlerde, istatiklerle açıklandı (günlük işi gereği çalışanlar müstesna).
Çocuklardan tutun genç, orta yaşlı toplumun her kesiminden bu heyecanlı tehlikeyle zamanlarını tüketenler var, fakat bu tehlikenin farkında olmadan.
Bunun için gerek avrupada ve türkiyede klinikler oluşturulmuştur.
İnternet insanımızın hayatını nasıl etkilediğini, nasip olursa bir dahaki yazımda bahsetmek istiyorum. Bu konularla ilgili seminerlerimdenden dolayı yoğunluk oluyor, vakit buldukca yazmaya çalışıyorum.
Bir dahaki yazımız inşaAllah internetin tehlikeleri ile ilgili olsun.
Dostça Selamlarımla
Bahri AKALIN
Bağımlılık Danışmanı
